> Birinci Dünya Savaşı Foto Hikaye

Birinci Dünya Savaşı’nı Yaşayan Kadınlar Hakkında Bilmediğiniz 12 Şey

Birinci Dünya Savaşı, Britanyalı kadınların hayatlarına birçok değişiklik getirdi. Savaş, iş dünyasında yeni fırsatlara yol açtığından ve oy hakkı mücadelesinde ellerini kuvvetlendirdiğinden ötürü, bütünüyle kadınların lehine bir etki yaratmış gibi yansıtılmaktadır.

Gerçeklik ise bundan daha karmaşıktır. Savaşın kadınlara sağladığı fırsatların hepsi bütünüyle olumlu veya uzun ömürlü olmamıştır. İşte bu dönemde kadınların hayatındaki değişimleri örneklendirmeye yardımcı olacak 12 gelişme…

1. Kadınlar halihazırda çoktandır çalışma hayatındaydılar

Anna Airy’nin “15 inç’lik Top Mermilerinin Makineyle Üretim Atölyesi” isimli eseri.

Maaşlı istihdamda yer alan kadınlar 1914 senesinde yeni bir olgu değildi. Her ne kadar esas olarak tekstil imalatında kümelenmiş olsalar da, kadınlar Birinci Dünya Savaşı’ndan önce de endüstriyel iş gücünün kayda değer bir kısmını oluşturuyorlardı. Top mermilerine duyulan ihtiyacının şiddetlendiği 1915’ten sonra ise çok sayıda kadın mühimmat imalatına yönlendirildi. 1918 itibariyle neredeyse bir milyon kadın mühimmat sanayiinde istihdam edilmişti.

2. Kadınlar devriyede

İlk kadın polis memurları Birinci Dünya Savaşı’nda görev yaptılar.

İlk kadın polis memurları Birinci Dünya Savaşı’nda görev yaptılar. Başlangıçta bilinen adlarıyla Kadın Devriyeleri’nin temel sorumluluklarından biri disiplini korumak ve kadınların fabrika ve pansiyonların çevresindeki davranışlarını denetlemekti. Kadın Devriyeleri ayrıca kadınların fabrikalara patlamalara sebep olabilecek herhangi bir şey sokmamalarından emin olunması adına teftişler de icra ettiler. Fotoğrafta da gösterildiği gibi, bu kadınlar demiryolu istasyonları, sokaklar, parklar ve birahanelerde de devriye gezdiler.

3. Herkes Ulaşım Sanayiine!

Victoria Monkhouse’un 1919 tarihli “Kadın Otobüs Bileti Toplayıcısı” isimli eseri.

Kadınlar için yeni fırsatların ortaya çıktığı istihdam alanlarından biri de ulaşım sektörüydü. Kadınlar otobüs biletçisi, bilet toplayıcısı, hamal, vagon temizleyicisi ve otobüs şoförü olarak çalıştılar. Demiryollarında çalışan kadınların sayısı savaş sırasında 9.000’den 50.000’e yükseldi. Savaş zamanında kadınlar için yeni iş olanakları doğsa da, savaştan sonra ordu mensuplarının işlerine dönmeleriyle kadınlar bu pozisyonlarda çalışma imkanından mahrum bırakıldı.

4. Çocuk bakımına duyulan ihtiyaç arttı

Kadınların mühimmat sanayiinde çalışmalarına duyulan acil ihtiyaç, hükümeti kreşlerin masrafları için kaynak sağlamada yardımcı olmaya teşvik etti.

Maaşlı işler üstlenmek isteyen – ya da buna ihtiyaç duyan – kadınlar için çocuklarına bakmak zorunda olmak bir sorun teşkil edebiliyordu. Nitekim kadınların mühimmat sanayiinde çalışmalarına duyulan acil ihtiyaç hükümeti mühimmat işçisi kadınların çocukları için kurulan kreşlerin masraflarını karşılamaya yönelik bazı kaynaklar sağlamaya teşvik etti ve sonuç olarak 1917 itibariyle ülke genelinde 100’den fazla kreş hizmet verir hâle geldi. Ne var ki mühimmat sanayiinden farklı alanlarda istihdam edilen kadınlar için alınmış herhangi bir tedbir bulunmuyordu ve bu kadınların çoğu kendileri işteyken çocuklarının bakımına yardım etmeleri için arkadaşları veya ailelerine bel bağlamak zorundaydı.

5. Kadınlar tehlikeli çalışma koşullarına göğüs gerdiler

Chilwell’deki Ulusal Top Mermisi Doldurma Fabrikası’nda meydana gelen ve 134 kişinin hayatını kaybettiği bir patlamanın sebep olduğu tahribat.

Mühimmat sanayiinde diğer iş kollarına nazaran daha iyi bir ücret ödeniyordu – özellikle de önceden hizmetçilik görevinde istihdam edilmiş kadınlara. Fakat mühimmat sanayiinde çalışmak sıklıkla nahoş ve tehlikeli olup, uzun saatler çalışma gerekliliği içermekteydi. Büyük top mermisi doldurma fabrikalarındaki kadınlar TNT ile çalışıyorlardı. Bu zehirli patlayıcı derinin sararmasıyla kendini belli eden ve toksik sarılık adı verilen, ölümcül olma ihtimalini barındıran bir duruma sebep olabiliyordu. Ayrıca kadın işçilerin hayatlarını kaybettiği, yıkımla sonuçlanan patlamalar da meydana geliyordu. Chilwell, Nottinghamshire’da meydana gelen ve bu patlamaların en kötülerinden olan bir tanesinin sonrasında ortaya çıkan durum bu fotoğrafta gösterilmektedir.

6. Orduya katılmak isteyen kadınlar da vardı…

Kadın Yardımcı Ordu Birlikleri Aralık 1916’da kuruldu. Posterde “Kadınlar Acilen Kadın Yardımcı Ordu Birlikleri’ne bekleniyor! Ülke içinde ve dışında (silahlı) kuvvetlerle birlikte çalışın – Aşçılar, kâtipler, garsonlar, şoförler ve teknisyenler – Her tür hizmetçi ve pek çok başka görevde erkeklerin yerini alabilecek kadınlar (aranmaktadır)! İyi maaş, kalacak yer, üniforma ve yiyecek istihkakı – Her türlü bilgi ve tavsiye için EN YAKIN İSTİHDAM MERKEZİNE başvurun! Adresi her postaneden temin edilebilir,” yazıyor.

Kadınların üniformalı askerler olarak savaş faaliyetlerine destek olmaya yönelik kurdukları baskı Ağustos 1914’te başladı. Fransa’da erkek askerlerce yapılan işlerin pek çoğunun onlar yerine kadınlar tarafından da yerine getirilebileceğini ortaya koyan bir Savaş Bürosu incelemesinden sonra Aralık 1916’da Kadın Yardımcı Ordu Birlikleri (Women’s Army Auxiliary Corps, WAAC) kuruldu. Nisan 1918’de WAAC’nin ismi Kraliçe Mary’nin Yardımcı Ordu Birlikleri olarak değiştirildi. Kadın Kraliyet Donanma Hizmeti Kasım 1917’de oluşturulurken Kadın Kraliyet Hava Kuvvetleri 1 Nisan 1918’de kuruldu. Savaş sırasında toplamda 100.000’den fazla kadın Britanya’nın silahlı kuvvetlerine katıldı.

7. … ve bazıları kendi paylarına düşeni “gayriresmi olarak” yaptılar

İskoç doktor Elsie Inglis hasta ve yaralıları tedavi etmek için Sırbistan’a gitti. Fotoğrafta onun savaş sırasında giydiği bir ceket görülmektedir.

Kadın askeri hizmet birliklerinin tesis edilmesinden önce bile bazı öncü kadınlar savaş faaliyetlerine yardımcı olmak için kendi başlarına cephenin yolunu tuttular. Savaş Bürosu 1914’te İskoç doktor Elsie Inglis’ten gelen yardım teklifini “değerli hanımefendi, evinize gidin ve bir tarafa kıpırdamayın” sözleriyle geri çevirdikten sonra Inglis çeşitli cephelerde İskoç Kadın Hastaneleri’ni kurdu ve hasta ile yaralıları tedavi etmek için bizzat Sırbistan’a gitti. Fotoğrafta onun savaş sırasında giydiği bir ceket görülmektedir.

8. Kadın futbolu popülerlik kazandı

Beckton, Londra’daki AEC Mühimmat Fabrikası’nda çalışan kadın mühimmat sanayii işçilerinin futbol takımı.

Toplu gruplar hâlinde çalışmak kadınlar için yeni boş zaman ve eğlence fırsatlarını ortaya çıkardı. Sağlıkları ve genel manevi iyilikleri için faydalı olduğu düşünüldüğünden, kadın işçiler arasında spor teşvik edildi. Çok sayıda mühimmat fabrikası, bu fotoğrafta görülen örnekteki gibi kendi kadın futbol takımlarını oluşturdu. Bu takımların en ünlüsü Preston’daki Dick, Kerr’s Ladies FC idi. 1917’de kurulan takımın maçları geniş kalabalıkları kendine çekti. Bu takım 1921’de kadınların Futbol Ligi (Football League) sahalarında oynaması yasaklanana kadar başarı kazanmaya devam etti.

9. Oy hakkı hareketi parçalandı

Christabel Pankhurst (ortada) ve annesi Emmeline (solda) 1903’te Manchester’da Toplumsal ve Siyasal Kadın Birliği’ni kurdular.

Christabel Pankhurst (ortada) ve annesi Emmeline (solda) 1903’te Manchester’da Toplumsal ve Siyasal Kadın Birliği’ni (Women’s Social and Political Union, WSPU) kurdu. Kadınlar için oy kullanma hakkını elde etmeye çalışan birlik militan mücadele yöntemleri benimsedi. Üyeleri “suffragette” (kadınların oy hakkını savunan kadın) olarak biliniyordu. Savaş sırasında Emmeline ve Christabel savaş faaliyetlerine destekte WSPU’ya önderlik ettiler. Buna karşılık Sylvia Pankhurst (sağda) savaşa karşı çıktı ve 1914’te WSPU’dan ayrıldı.

10. Yalnızca 30 yaşın üzerindeki kadınlar oy hakkı elde etti

Şubat 1918’de Halkın Temsili Kanunu 21 yaş üstü bütün erkeklere ve 30 yaşın üzerindeki bütün kadınlara oy hakkı verdi. Posterde “Her anne mecburi askerliği kaldıracak askere oy vermelidir,” yazıyor.

Toplumsal ve Siyasal Kadın Birliği (WPSU) kadınların oy hakkı için verdikleri mücadeleyi savaş sırasında askıya aldı. Bu tavır sadece savaş faaliyetlerini destekleme ihtiyacını değil, bu tarz bir desteğin en nihayetinde mücadeleye katkı sağlayacağı gerçeğini de kabul etmekteydi. Bu taktik sonuç vermiş görünmektedir. Şubat 1918’de Halkın Temsili Kanunu 21 yaş üstü bütün erkeklere ve 30 yaşın üzerindeki bütün kadınlara oy hakkı verdi. Fakat aynı hakkın 21 yaş üzerindeki kadınlara da tanınması bundan ancak bir on yıl daha sonra gerçekleşti. Lady Astor, Aralık 1919’da  Parlamento’da koltuk sahibi olan ilk kadın oldu.

11. Bekârlık tırmanışa geçti

“Mezarlık, Etaples (Fransa, ç.n.)”, John Lavery’nin 1919 tarihli çalışması.

750.000’den fazla Britanyalı erkek Birinci Dünya Savaşı’nda hayatını kaybetti. Bu oran, 45 yaşın altındaki bütün Britanyalı erkeklerin %9’unu teşkil ediyordu. O dönemde -ve onu izleyen yıllarda- bu kayıpların genç erkeklerden oluşan bir “kayıp nesle” tekabül ettiği hissedildi. 1920’lerde gazete manşetleri bir türlü koca bulamayan “fazlalık” kadınlardan bahsediyordu. Orta sınıftan pek çok kadın gerçekten de hayatlarını sürdürdükleri görece kısıtlı sosyal sahadaki uygun erkek yokluğu sebebiyle evlenemezlerken, bazı kadınlar ise bu dönemde tercihlerini bu şekilde kullanmaları veya mali zaruret sebepleriyle bekâr kaldı. Öğretmenlik ve tıp gibi meslek alanları kadınların erişimine açık hâle gelse de, bu durum yalnızca bekâr kalmaları halinde geçerliydi.

12. İş kıyafetleri kadın modasına etki etti

Bu posterde de örneği verildiği üzere, modaya uygun giyinen pek çok genç kadın 1919 yılı itibariyle daha kısa etekler ve beli daha bol kıyafetler giyer olmuştu. Posterde, “Vasıflı işe ihtiyacı olan kadınlar! Ücretsiz talim talep edin! En yakın istihdam merkezinde isimleriniz ve gereksinimlerinizi kayda geçirin!” yazıyor.

Yardımcı askerlik görevlerinde veya imalat sanayiinde, ulaşımda ve tarlalarda görev yapan kadınlar bazen pantolonu da içeren çeşitli üniforma ve kıyafetler giyiyorlardı. Her ne kadar kadın modası 1914’e gelindiğinde çoktandır evrimden geçmekte idiyse de, savaş zamanında daha kullanışlı kıyafetlere geçiş şüphesiz değişimin temposuna ivme kazandırdı. Bu posterde de örneği verildiği üzere, modaya uygun giyinen pek çok genç kadın 1919 yılı itibariyle daha kısa etekler ve beli daha bol kıyafetler giyer olmuştu.

Kaynak: Amanda Mason, 12 Things You Didn’t Know About Women In The First World War, IWM.

Yorum Ekle

Yorum yazmak için tıklayın